Hayırlı kullardan Semih

    Heyecanla uyandım. Bugün kendime ait bir zaman dilimi var. Çok yormadan ve sıkmadan derslere başlayacağım. Okumalarımı daha derinleştiriyorum. Okumak derinleşiyor olabilir fakat susmak hepsinden daha derin. Sessizliğin önemini anlamaya başladığım zamandayım.

    Bugün kelimesini seviyorum. Bana vaktin oğlu olduğumu hatırlatıyor. Sahi bugün ne yaptım? Bugün dünün gerisinde kaldım mı? Bir tuğla olsun koyabildim mi? Samimi olmam gerekiyor. Reklam, ün, propaganda hepsi gelip geçici. Kulak vermiyorum hiçbirine. Kalbimde konuşan fısıltı galip gelecek olursa hemen susuyorum. Yalnızlığımın dizinin dibine oturuyorum. Bana her seferinde kendisine döneceğimi söylüyor. Kabir boyu yalnızlık var. Hemen çeki düzen veriyorum kendime.

    Bugün mantık çalıştım. Not alarak ilerlemeye çalışıyorum. Yazılacak bir sürü yazı birikti. Fakat kollarım yorgun. Hem onu dinlendiriyorum, hem okuma yapmaya çalışıyorum. Mantığı sevdim. Felsefe gibi değil. Felsefede bir kesinlik yok. Kim neye iman ediyorsa değişmiyor. Kıymetli bir kelamı kibar vardı. İnanmak istemeyenin tüm harfler emrindedir. İnanmak isteyene tek harf lazım değil. Allah'a yakınlaşmak için öğreniyorum öğrendiğimi. Daha yakından tanımak istiyorum kudretini. Bize öğrenmenin ve bilginin kudret olduğunu öğrettiler. Bu kocaman bir yalan. Galip gelmek için insan öğrenir mi? Birbirlerinin boynunu eğdirmek için bilgi kudrete dönüştürülebilir mi? O zaman her bilgiyi elde eden köle yapsın karşıyı. Bugün atom bombası olan ülkeler böyle eğdirmiyor mu başları? Allah için öğrenen bir kişiyi ele alalım. O, emir ve yasaklar doğrultusunda bilgiyi kullanır. Bu da her şeyi yerli yerine koymak demek. Adaletin kendisi.

    Aklın bir anlamı da bağlamakmış. Aklı geçici olan bir şeye bağlamak, kendine zulmetmek demektir. Nereye bağlarsan bağla aklı huzur bulamıyor. Fakat soyut olan bir metafizik planda merkez edinirse rahatlıyor. Aklı somuta bağlamak, kendini tanrılaştırmak. Hakikat dışında bir soyuta bağlamak yine aynı sonuç. İnsan aklını iyi kullanmalı. Kavramların içini dolduran bir din varken başka yerde beyhude arayışa girmemeli. Önümüzde acı tecrübeler var. Belki daha bir çok tecrübe de olacak. Akla çok güvenmemeli insan. Çünkü aklın alabildiği bir takati var. Bütün mana sonsuzlukta saklı. Sonsuzu keşfetmek bir hal meselesi.

    Bugün erken yazıyorum. Akşam ne olacağını bilemem. Bir dakika sonrasına bile hükmedemiyoruz. Allah izin verirse akşam güzel bir kitap daha açacağım. Muhyiddin İbnü'l-Arabî hazretlerinin Fusus'ül Hikem'ine başlayacağım. Yavaş bir tempoda okumayı düşünüyorum. Arkamdan birisi koşmuyor. Bu bir yarış değil. Bu tefekkür meselesi. Hayatı yavaş yaşama meselesi.

    Güneş bugün de görevini yaptı. Ay selam vererek geliyor. Bulutlar bir yerlere götürecekleri taşıyor. Kimi yağmur, kimi kar. Sokak lambaları nöbete geldi. Ben ezanı bekliyorum. Kulluk yapmayı seviyorum. Gittiğimde güzel bir insan olarak gitmek istiyorum. Rabbim duymayı nasip et. Hayırlı kullardan Semih.