Yorgun bir gündü. İş yoğunluğu yüksekti. Neredeyse gece oldu hala yetiştiremediğim işler var. Birazdan kılacağım yatsıyı. Yarın tempolu bir gün beni bekliyor. Bayram gelmeden okumalarımı tamamlamam gerekiyor.
Birçok akışı sistematik yaptığım için kızıyorlar bazen. Hayat program yapılacak bir sahne değilmiş. Çevremden sık sık duyuyorum bu cümleleri. Ama yıkılıp yeniden yapılacak değilim. Tabiatım sistem seviyor. Zaten aksi bir duruma karşılık hemen yeni bir program hazırlayabiliyorum. Açıkçası memnunum böyle olduğum için.
Yarın aynı zamanda kitap tahlili var. Çok not çıkardım. Fakat dinlemeyi tercih edeceğim. Gerekli yerlerde konuşmayı almayı düşünüyorum. Dinlenmek daha derin bir analiz yapmak için uygun bir durum. Konuşurken kaçırabiliyorsun detayları.
Bugün de gelmedi kitaptan haber. Her gün bekliyorum. Beklemek yorucu bir o kadar da heyecanlı. Ama bu heyecan yormaya başladı beni. Çünkü kitap güzel. Hatta birçok kez baskı yapacağını düşünüyorum. Kitap öz itibariyle değerli. Çünkü form değiştirilebilir. Önemli olan özü yakalayabilmek. Bunu yapabilmek için de yaşamak gerekiyor. Bu Ülke kitabı böyledir mesela. Yazar bizzat acılarını yazmıştır. Daha doğrusu acılarından yola çıkarak yaşamış bütün hayatını. Bu da eserlerine yansıyor.
Hangi gün gelecek çok merak ediyorum cevabı. Olumsuz da olabilir. Hayatta her şey mümkün. Beklemekten başka çare yok. Bakalım nasip kimin? Bir diğer merak ettiğim husus acaba insanlar üzerinde ne tesir bırakacak? Cümleleri uzatmak isterdim ama yatma saatim geliyor. Bir de namaz kılmam gerekiyor. Namaz benim için çok önemli. Çünkü namaz neye eğildiğini bilmektir.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorum Yapmak İçin..