Bugün güzel geçti. Ama az ders çalıştım. Ufak tefek işlerim vardı, onları hallettim. Bayram yaklaşıyor. Bir çocuk gibi koşup geliyor üzerime. Onun içindeki çocuk üzerime siniyor gibi. Yarın hürriyetimizin günü. Ertesi gün arefe. Diğer gün de bayram. Ardı ardına gelen üç güzel gün.
Sessiz bir gündü. Gün içerisinde sakinlik söz konusuydu. Annem ve babam bayram alışverişine çıktı. Ben malum yine evdeydim. Dışarıya çıkamıyorum. Bu bedenimin yorgunluğu niye geçmiyor bilmiyorum. Belki de artık hastalığım baş gösteriyor. Kendisini hissettirme evresine geldi. Kim bilir daha ileride neler bekliyor? Rahmetli anneannem hep derdi. Geçmişten değil gelecekten kork. Ömür geleceği beklemekle geçiyor. Geleceğin getirdiğini bilmiyor insan. Yine de onu istiyor. Oysa geleceğin getirdiği sadece ölüm. Görünen yüzünde ise yaşlılık getiriyor. Aynalar yabancılaşıyor. Şair aynaya öyle söylüyor. Yıllar yılı dost bildiğim aynalar neden böyle düşman görünürsünüz? Düşman görünen ayna değil gözler. Demek ki yıllarca pas geçmiş kendisini. Yüzündeki boşluklar incelenmemiş. Bakmaktan geçen gaflet.
Gün ortası da sakindi. Biraz tekrar biraz da ders yaptım. Ruhumun ilacını aldım okudum. Akşam çabuk oldu. Mutluyken hızlı geçiyor zaman. Sancı varken dakika yılı aşıyor. Hamdolsun. Vücudumuzda ağrı olmadığı müddetçe imtihan yine de kolay. Bazen kendimi de anlamıyorum. Neresi kolay bir lokma ekmeği ağzıma götüremiyorum. Vücudum yabancılaşıyor. Aramız da açılıyor. Bana arkasını dönüyor sürekli. Ben de onun dediğini yapmıyorum. Bu işin sonu taht misali musalla taşında biter.
Akşam olunca kitap araştırması yaptım. Bazı kitapları buldum. Hadis, tasavvuf ve kadim eserler. Kitaplar bu dünyanın en büyük zenginliği. Eğer bir zenginlikle övülecek olsaydım, kitaplarım derdim. Kitaplar değer olarak paha biçilemez. Bu dünyada en sevdiğim nimet kitaplar. Sessiz şeyhler. Bir kelam etmeden anlatıveriyorlar. Ama herkes aynı şeyi anlamıyor. Niyeti neyse onu alıp gidiyor herkes. Niyeti doğru tutmak gerekiyor. Niyet yaşken eğilmeli. Sonradan ne kadar anlatırsan anlat eğilmiyor insanoğlu. Eğilen de kişi ya hastadır ya da ölümü anlamıştır. Başkası müstesna.
Yarın hürriyet günü. Bir çocuk gibi uyanacağım. Bahar görmüş ağaç gibi açacak, kavak ağacı gibi birden yeşile geçecek kalbim. Allah duyamadığımız sesleri duyursun. Duyu organlarımızı akıl ve kalbimize bağlasın. Şimdi yatma zamanı. Daha doğrusu yatırılacağım. Doğduğumdan beri çocuk bırakan Allah'a hamdolsun.
Yorumlar
Yorum Gönder
Yorum Yapmak İçin..